17-01-2012, 21:05
Bu hafta Cumartesi olan haftalık iznimi pazara kaydırmıştım ANTALYA da uzun zamandır havaların bozuk olması sebebiyle balıga gitmeye hasret kalmıştım evet bu hafta kesin gidecektim bir kaçgündür Pazar günü balıga gidecegim diye kendimi avutuyordum bütün planlarımı bunu üzerine yapmıştım cumartesi iş çıkışı evin yolunu tuttum akşamdan hazırlıkları yaptım ve sabahı beklemekten başka hiç bir engel kalmamıştı önümde bir aksilik çıkmaması için dua ediyordum 
sabahta olmak bilmiyordun balıkta yorulacagımı düşünerek yatagın yolunu tuttum sabah uyuyakalırım diye geceden iki saat kurmuştum beni kaldırması için
Nihayet saatlerin yardımıyla ayaktaydım nasıl hazırlandıgımı bilmiyorum motorumu çalıştırıp yola koyuldum meraya gidiş yolu üzerinde bulunan konyaaltı sahilinde sıcak bir simit ve çay oldukça güzel olurdu ilk duragım burasıydı daha sonra motorun benzinini tamamladıktan sonra yola koyuldum meraya vardıgımda güneş kendini göstermeye başlamıştı ilk iş olarak avlagımı ekmekle yemledim daha sonra 15.20 dakika kadar atçek maceramdan sonra bir şey çıkmadı bu arada ekmekle yemledigim denizin yüzündede minanurlar kendini belli etmeye başlamıştı ama gel görki minanurlar ben oltamı denizle buluşturdugum anda sanki bıçakla kesmiş gibi kayboluyorlardı bu ugraş esnasında 3 adet sokar yakalamak nasip oldu bunu yanında küçük balıklardan da almıştım canlı yem olarak kullanmak istedim ilk canlı yemimi denizle buluşturdum ve yerini saglamlaştırdım aradan 5 dakika gibi bir zaman geçmiştiki canlı yem ilk tepkisini verdi sanırım ben hızlı karar vermiştim oltamı topladıgımda balıgın yarısının olmadıgını gördüm aceleci davrandıgım için balık tam olarak yutamamıştı sanırım tekrar yemledikten sonra uzunca bir süre ses çıkmadı bu arada küçük balıkta yakalamakta sorun olmaya başlamıştı zar zor çabalarımla yakaladıgım küçük balıkları feda etmek zorundaydımve kamışın ucu oldukça sert bir şekilde asılmıştı evet bu defa olmuştu almıştım balıgı ama fazla büyük oldugu söylenemezdi ve sonuda balık görünmüştü ve karaya aldım ama bu işte bir terslik vardı ben balıgı tanımıyordum olsun dedim tanımasamda herhalde bu kadar yakışıklı balık yenmeyecek hali yoktur diye düşündüm
elimde canlı yemim kalmadıgı için küçük balık yakalamaya geri devam etmiştim işte bir küçük balık yakaladıgım an daha tekrar takıp attım birazda iri sayılırdı ilk canlı yemlere göre oldukçada uzak mesafeye gitmişti yerini tekrar saglamlaştırdıktan sonra avlagımı tekrar ekmekledim uzun sürmedi minanurların gelmesi bu defa daha temkinliydim misinamı inceltim minanur denememe başladım balıklar sanki sözleşmiş gibi 3 adette minanur yakalamak nasip oldu canlı yemim ara ara bana mesaj vermeye başlamıştı hareket çogalmıştı bu rada ilk yaptıgım hatayı yapmak istemiyordum ve bekledigim son darbe gelmişti sert bir şekilde çekmişti daha önce pek fazla yaşamamıştım bu kadar sert çekeni sanırım almıştı bu defa ben hemen ilk işim makinemın kilitini gervşetmek oldu ama ucundaki balık aldı gidiyordu o asıldıkça bende yavaş hareketlerle sarıyordum o asıldıkça ben sardım bu işlem 6,7 dakika böyle devam etti sonunda pes etmişti sanırım yorgun düşen balık kendini biraz olsun bırakmıştı evet sonunda görünmüştü epey iri geliyordu gözüme balık yüzeye dogru çıktıkça göz göze geldigimiz anda tekrar son kez sanırım hareketlendi bende kaçırmamak için elimden geleni yapmaya çalışıyordum nihayet karaya çıkarmıştım yanımda bu kadar büyük balık yakalayacagımı tahmin etmedigim için kova almadı balıgı çantamda bir yer ayarlayıp çantama yerleştirmiştimki arkamda hemen yantarafta bulunan otelin güvenlik görevlisi belirmişti abi yakaladıgın neydi ya gibi bir soru yöneltti bende gülüşerek balık dedim baktım malzemelerini getirmiş beni gaza getirdin diyip avlanmaya başlamıştı bu arada benim gitme vaktim gelmişti toparlanıp güvenlikçi arkadaşa rastgele dedikten sonra evin yolunu tuttum…
sabahta olmak bilmiyordun balıkta yorulacagımı düşünerek yatagın yolunu tuttum sabah uyuyakalırım diye geceden iki saat kurmuştum beni kaldırması içinNihayet saatlerin yardımıyla ayaktaydım nasıl hazırlandıgımı bilmiyorum motorumu çalıştırıp yola koyuldum meraya gidiş yolu üzerinde bulunan konyaaltı sahilinde sıcak bir simit ve çay oldukça güzel olurdu ilk duragım burasıydı daha sonra motorun benzinini tamamladıktan sonra yola koyuldum meraya vardıgımda güneş kendini göstermeye başlamıştı ilk iş olarak avlagımı ekmekle yemledim daha sonra 15.20 dakika kadar atçek maceramdan sonra bir şey çıkmadı bu arada ekmekle yemledigim denizin yüzündede minanurlar kendini belli etmeye başlamıştı ama gel görki minanurlar ben oltamı denizle buluşturdugum anda sanki bıçakla kesmiş gibi kayboluyorlardı bu ugraş esnasında 3 adet sokar yakalamak nasip oldu bunu yanında küçük balıklardan da almıştım canlı yem olarak kullanmak istedim ilk canlı yemimi denizle buluşturdum ve yerini saglamlaştırdım aradan 5 dakika gibi bir zaman geçmiştiki canlı yem ilk tepkisini verdi sanırım ben hızlı karar vermiştim oltamı topladıgımda balıgın yarısının olmadıgını gördüm aceleci davrandıgım için balık tam olarak yutamamıştı sanırım tekrar yemledikten sonra uzunca bir süre ses çıkmadı bu arada küçük balıkta yakalamakta sorun olmaya başlamıştı zar zor çabalarımla yakaladıgım küçük balıkları feda etmek zorundaydımve kamışın ucu oldukça sert bir şekilde asılmıştı evet bu defa olmuştu almıştım balıgı ama fazla büyük oldugu söylenemezdi ve sonuda balık görünmüştü ve karaya aldım ama bu işte bir terslik vardı ben balıgı tanımıyordum olsun dedim tanımasamda herhalde bu kadar yakışıklı balık yenmeyecek hali yoktur diye düşündüm elimde canlı yemim kalmadıgı için küçük balık yakalamaya geri devam etmiştim işte bir küçük balık yakaladıgım an daha tekrar takıp attım birazda iri sayılırdı ilk canlı yemlere göre oldukçada uzak mesafeye gitmişti yerini tekrar saglamlaştırdıktan sonra avlagımı tekrar ekmekledim uzun sürmedi minanurların gelmesi bu defa daha temkinliydim misinamı inceltim minanur denememe başladım balıklar sanki sözleşmiş gibi 3 adette minanur yakalamak nasip oldu canlı yemim ara ara bana mesaj vermeye başlamıştı hareket çogalmıştı bu rada ilk yaptıgım hatayı yapmak istemiyordum ve bekledigim son darbe gelmişti sert bir şekilde çekmişti daha önce pek fazla yaşamamıştım bu kadar sert çekeni sanırım almıştı bu defa ben hemen ilk işim makinemın kilitini gervşetmek oldu ama ucundaki balık aldı gidiyordu o asıldıkça bende yavaş hareketlerle sarıyordum o asıldıkça ben sardım bu işlem 6,7 dakika böyle devam etti sonunda pes etmişti sanırım yorgun düşen balık kendini biraz olsun bırakmıştı evet sonunda görünmüştü epey iri geliyordu gözüme balık yüzeye dogru çıktıkça göz göze geldigimiz anda tekrar son kez sanırım hareketlendi bende kaçırmamak için elimden geleni yapmaya çalışıyordum nihayet karaya çıkarmıştım yanımda bu kadar büyük balık yakalayacagımı tahmin etmedigim için kova almadı balıgı çantamda bir yer ayarlayıp çantama yerleştirmiştimki arkamda hemen yantarafta bulunan otelin güvenlik görevlisi belirmişti abi yakaladıgın neydi ya gibi bir soru yöneltti bende gülüşerek balık dedim baktım malzemelerini getirmiş beni gaza getirdin diyip avlanmaya başlamıştı bu arada benim gitme vaktim gelmişti toparlanıp güvenlikçi arkadaşa rastgele dedikten sonra evin yolunu tuttum…
.süpersin.
