24-12-2007, 21:46
narlıdan çok güzel lüfer haberleri almamıza rağmen havaların kötü gitmesinden dolayı bir iki hafta sonununu değerlendirememiştik bu sefer bayram tatilinide bahane edip ve pazar günü de havanın güzel olmasını fırsat bilip sabah saat 5,30 gibi ben,oğuz,şafak ve merter arkadaşım ve oğuzun eniştesinin oğlu birlikte yola çıktık herzamanki gibi gemlik haline uğrayıp yemlik karidesimizi aldık ve meramıza geldik gözünü sevdiğimin narlısını bir hafta uğramayınca ne kadar özlediğimi anladım doğrusu.
sabahın 7 olmasına rağmen her taraf kayık dolu tamam dedim bugün güzel balık alcaz bir de oradakilerden cumartesi günü alınan lüfer haberlerini duyunca iyice heyecanlandım.hemen hazırlanıp attık kendimizi denize sokulduk kayıkların arasına ilk önce biraz bakalım millet ne çekiyor lüfermi karagöz mü yoksa diğer balıklardan mı diye ama bizde sabır yok herkes değişik yem ve kancayla şansını denemeye aşağısını yoklamaya başladık ama tık yok etrafa bakıyoruz aynen kimse bişey çekemiyor o sırada narlıda oturan yalçın abi geldi uzun olta canlı izmarit zargana nevarsa sabahtan beri denediğini ama bir türlü lüfer alamadıklarını söyleyince bütün hevesimiz kursağımızda kaldı resmen biz gende şansımızı deneyelim ne olur ne olmaz derken bir iki ispari alınmaya başladı civardan yav en azından onunla yetinelim deyip karides takmaya başladık iğnelerimize ve tam üç beş ispari almaya başlıyordukki bir baktık geçenlerde nihat abinin çıkmış olduğu fiber kayık uç kısımdan su alıyor tamam dedim bugün bizde bir halt var eve balıksız döneceğiz o arada dalgada patlayınca bütün moreller sıfır necburen dışarı çıkmak zorunda kaldık
kayığı dalgada limana bağlamaktı malzemeleri toparlamaktı felan zaten öğlen oldu merter ve oğuz arkadaşımın abisi birazda canları sıkkın oalrak öğlen yanımızdan ayrıldılar biz 3 kişi azimle dalgaların dinmesini ve neden balığın olmamasını tartışıp dururken havanın biraz düzelmesini fırsat bilip tekrardan denize açıldık üç arkadaşta ispari ve izmarit alalım en azından eve balık götürelim derken benim olta acaip bir şekilde suyun içine gömüldü tamam dedim geliyor karagöz oğuza baktım hazırladı kepçeyi balık bir sağa bir sola bir aşağı derken tak boşaldı artık şansızlığımmı beceriksizliğimmi diye kendime kaynerken bir baktık bütün takım sağlam iğne yerinde yok zaten pekte tahmin etmiyordum çekebileceğimi sonuçta yemli çapariye dönmüştük ufak balık alalım diye ama kısmette yokmuş tam biz bizim laçan balıktan bahsederken şafak bağırdı getirin kepçeyi diye hoop bir tane karagöz sandalda bizi bir gülme tuttuki sormayın sabahtan beri denemediğimzi olta ve yem kalmadı ama bizim karagöz gele gele bir kadar karides parçası ve çapariye geldi 5 dakika sonra aynen bir tane daha karagöz aynı yeme aynı oltaya gelde şaşırma etraftakiler de pis pis bize bakmaya başladılar valla adamlar okadar deneyip bişey alamamak bir tarafa ve bizim gibi elemanlarda çapariyle karagöz aldığımızı görünce resmen içlerinden kaynamışlardır herhal
uzun lafın kısası kötü bir av gününün sonu en azından güzel bitmişti inşallah bundan sonra daha güzel olacak
sabahın 7 olmasına rağmen her taraf kayık dolu tamam dedim bugün güzel balık alcaz bir de oradakilerden cumartesi günü alınan lüfer haberlerini duyunca iyice heyecanlandım.hemen hazırlanıp attık kendimizi denize sokulduk kayıkların arasına ilk önce biraz bakalım millet ne çekiyor lüfermi karagöz mü yoksa diğer balıklardan mı diye ama bizde sabır yok herkes değişik yem ve kancayla şansını denemeye aşağısını yoklamaya başladık ama tık yok etrafa bakıyoruz aynen kimse bişey çekemiyor o sırada narlıda oturan yalçın abi geldi uzun olta canlı izmarit zargana nevarsa sabahtan beri denediğini ama bir türlü lüfer alamadıklarını söyleyince bütün hevesimiz kursağımızda kaldı resmen biz gende şansımızı deneyelim ne olur ne olmaz derken bir iki ispari alınmaya başladı civardan yav en azından onunla yetinelim deyip karides takmaya başladık iğnelerimize ve tam üç beş ispari almaya başlıyordukki bir baktık geçenlerde nihat abinin çıkmış olduğu fiber kayık uç kısımdan su alıyor tamam dedim bugün bizde bir halt var eve balıksız döneceğiz o arada dalgada patlayınca bütün moreller sıfır necburen dışarı çıkmak zorunda kaldık
kayığı dalgada limana bağlamaktı malzemeleri toparlamaktı felan zaten öğlen oldu merter ve oğuz arkadaşımın abisi birazda canları sıkkın oalrak öğlen yanımızdan ayrıldılar biz 3 kişi azimle dalgaların dinmesini ve neden balığın olmamasını tartışıp dururken havanın biraz düzelmesini fırsat bilip tekrardan denize açıldık üç arkadaşta ispari ve izmarit alalım en azından eve balık götürelim derken benim olta acaip bir şekilde suyun içine gömüldü tamam dedim geliyor karagöz oğuza baktım hazırladı kepçeyi balık bir sağa bir sola bir aşağı derken tak boşaldı artık şansızlığımmı beceriksizliğimmi diye kendime kaynerken bir baktık bütün takım sağlam iğne yerinde yok zaten pekte tahmin etmiyordum çekebileceğimi sonuçta yemli çapariye dönmüştük ufak balık alalım diye ama kısmette yokmuş tam biz bizim laçan balıktan bahsederken şafak bağırdı getirin kepçeyi diye hoop bir tane karagöz sandalda bizi bir gülme tuttuki sormayın sabahtan beri denemediğimzi olta ve yem kalmadı ama bizim karagöz gele gele bir kadar karides parçası ve çapariye geldi 5 dakika sonra aynen bir tane daha karagöz aynı yeme aynı oltaya gelde şaşırma etraftakiler de pis pis bize bakmaya başladılar valla adamlar okadar deneyip bişey alamamak bir tarafa ve bizim gibi elemanlarda çapariyle karagöz aldığımızı görünce resmen içlerinden kaynamışlardır herhal
uzun lafın kısası kötü bir av gününün sonu en azından güzel bitmişti inşallah bundan sonra daha güzel olacak