20-01-2007, 14:15
Sağlık kurumları, söylentilerin aksine henüz beyin kanseri ve cep telefonu arasında bilimsel bir veri olarak kabul edilebilecek bağlantı bulamadı.
Gün içinde çatal ve bıçaktan başka ağızımıza yaklaştırdığımız tek alet olan cep telefonları, hemen hemen popüler olduğu ilk andan bugüne kadar beyin kanseri ile ilişkilendirildi. Geçtiğimiz günlerde beyin kanseri olduğu gerekçesiyle Mtrla ve birkaç firmaya daha dava açan bir hasta, 100 milyon doları maddi tazminat, 700 milyon doları da kurumlara kesilen ceza olmak üzere 800 milyon dolarlık tazminat davası açtı.
Kesin veri yok
Ancak hayvan ve isanlar üstünde yapılan yoğun araştırmaların sonuçlarına göre henüz "bilimsel veri" olarak tanımlanabilecek ciddi bir sonuca ulaşılamadı. Wisconsin Tıp Fakültesi Radyasyon Biyolojisi bölümünde yapılan araştırmada, cep telefonu ve beyin kanseri ilişkisinin rastlantıdan öteye gidebileceğine dair elde veri bulunmadığı belirtildi. Bu görüşlere, ABD’nin onay kurumlarından olan Food And Drug Organisation da katıldı.
Ayrıca, ABD’deki Ulusal Beyin Tümörü Vakfı, 1994 yılından bu yana DNA’larından beyin tümörü olmaya yatkın olduğunu ortaya çıkardıkları fareler üstünde araştırma yapıyor ve bu hayvanları cep telefonu radyasyonuna tabi tutuyor. Bu kurumda çalışmalarını yürüten Dr Robert Tufel, "İnsanları panik içine sokacak bir durum kesinlikle yok. Ancak elde edilen bazı veriler yüzünden içimiz tam olarak rahat değil" açıklamasını yaptı. Vakıf bu yüzden cep telefonlarının mümkün olduğu kadar sınırlı kullanılmasını, ya da bu kullanım sırasında kulaklık gibi cep telefonuyla beyin arasındaki mesafeyi çoğaltacak aletler kullanılmasını öneriyor. ABD’deki sağlık kurumları ve cep telefonu şirketleri çok daha kapsamlı çalışmalar yürütme kararı aldı.
İlk dava 1993’te açıldı
Bu konudaki ilk dava 1993 yılında karısının cep telefonu kullanımı yüzünden beyin kanseri olduğunu iddia eden bir ABD’li tarafından başlatıldı. O günden bugüne yapılan incelemelerde 100 bin hastanın sadece altısında beynin cep telefonuyla konuşulan tarafında tümöre rastlandığı belirtildi.
Yine de doktorlar uyarıyor: "Herhangi bir dış etmenin kanser yaptığını bulabilmek çok kolay değildir. Sadece bir etmenin kesin kanser yaptığını kanıtlayabilirsiniz ki şu anda cep telefonu için böyle bir veriye sahip değiliz."
Altı metreye dikkat
Son zamanlarda Türk kamuoyunda da büyük tedirginlik yaratan cep telefonu baz istasyonları kanser yapar mı sorusunun cevabı da henüz tam olarak bir kesinlik kazanmış değil.
Yapılan araştırmalarda GSM baz istasyonu anteninin alt ve üst tarafında herhangi tehlike olmadığı, anten çevresindeki ilk altı metreden sonraki uzaklıklarda da herhangi bir tehlikenin söz konusu olmadığı ortaya kondu. Yine de tedbir olarak daha yakın mesafelerde sürekli olarak bulunulmaması öneriliyor.
kaynak milliyet teknoloji
Gün içinde çatal ve bıçaktan başka ağızımıza yaklaştırdığımız tek alet olan cep telefonları, hemen hemen popüler olduğu ilk andan bugüne kadar beyin kanseri ile ilişkilendirildi. Geçtiğimiz günlerde beyin kanseri olduğu gerekçesiyle Mtrla ve birkaç firmaya daha dava açan bir hasta, 100 milyon doları maddi tazminat, 700 milyon doları da kurumlara kesilen ceza olmak üzere 800 milyon dolarlık tazminat davası açtı.
Kesin veri yok
Ancak hayvan ve isanlar üstünde yapılan yoğun araştırmaların sonuçlarına göre henüz "bilimsel veri" olarak tanımlanabilecek ciddi bir sonuca ulaşılamadı. Wisconsin Tıp Fakültesi Radyasyon Biyolojisi bölümünde yapılan araştırmada, cep telefonu ve beyin kanseri ilişkisinin rastlantıdan öteye gidebileceğine dair elde veri bulunmadığı belirtildi. Bu görüşlere, ABD’nin onay kurumlarından olan Food And Drug Organisation da katıldı.
Ayrıca, ABD’deki Ulusal Beyin Tümörü Vakfı, 1994 yılından bu yana DNA’larından beyin tümörü olmaya yatkın olduğunu ortaya çıkardıkları fareler üstünde araştırma yapıyor ve bu hayvanları cep telefonu radyasyonuna tabi tutuyor. Bu kurumda çalışmalarını yürüten Dr Robert Tufel, "İnsanları panik içine sokacak bir durum kesinlikle yok. Ancak elde edilen bazı veriler yüzünden içimiz tam olarak rahat değil" açıklamasını yaptı. Vakıf bu yüzden cep telefonlarının mümkün olduğu kadar sınırlı kullanılmasını, ya da bu kullanım sırasında kulaklık gibi cep telefonuyla beyin arasındaki mesafeyi çoğaltacak aletler kullanılmasını öneriyor. ABD’deki sağlık kurumları ve cep telefonu şirketleri çok daha kapsamlı çalışmalar yürütme kararı aldı.
İlk dava 1993’te açıldı
Bu konudaki ilk dava 1993 yılında karısının cep telefonu kullanımı yüzünden beyin kanseri olduğunu iddia eden bir ABD’li tarafından başlatıldı. O günden bugüne yapılan incelemelerde 100 bin hastanın sadece altısında beynin cep telefonuyla konuşulan tarafında tümöre rastlandığı belirtildi.
Yine de doktorlar uyarıyor: "Herhangi bir dış etmenin kanser yaptığını bulabilmek çok kolay değildir. Sadece bir etmenin kesin kanser yaptığını kanıtlayabilirsiniz ki şu anda cep telefonu için böyle bir veriye sahip değiliz."
Altı metreye dikkat
Son zamanlarda Türk kamuoyunda da büyük tedirginlik yaratan cep telefonu baz istasyonları kanser yapar mı sorusunun cevabı da henüz tam olarak bir kesinlik kazanmış değil.
Yapılan araştırmalarda GSM baz istasyonu anteninin alt ve üst tarafında herhangi tehlike olmadığı, anten çevresindeki ilk altı metreden sonraki uzaklıklarda da herhangi bir tehlikenin söz konusu olmadığı ortaya kondu. Yine de tedbir olarak daha yakın mesafelerde sürekli olarak bulunulmaması öneriliyor.
kaynak milliyet teknoloji