01-10-2013, 12:28
Değerli Dostlarım,
Her sene olduğu gibi bu mayıs ayının sonuna doğru Kuşadası'ndaki yazlığımıza ailem ile birlikte geldim. En büyük hobim balık avı olduğu için zamanla burada da benim gibi balık avına meraklı sevgili dostum Diş Hekimi Bülent Kenir, balıkçılığını takdir ettiğim Oğuz Özkan ve artık öz kardeşim kadar sevdiğim Müzik Öğretmeni Hayri Karaca gibi çok değerli arkadaş ve dostlar edindim. Sağ olsunlar bu değerli dostlarım fırsat buldukça beni teknelerine davet ettiler ,birlik de balığa çıktık ve avlandık. Ancak rapor yazarak paylaşmaya değer nitelikte balık yakalayamadığım için uzun süredir paylaşımda bulunamıyordum.
Yaz tatilinin büyük bir kısmını zorunlu olarak Ayvalık ve Manavgat 'da geçiren sevgili Hayri okullar açılmadan önce döndü ve birlikte balık peşinde koşturmaya başladık. Son olarak 28.09.2013 Cumartesi Günü Hayri'nin Sevgi Plajı'nda bağlı bulunan teknesi ile sabah saat 06.30 da denize çıktık. Hedefimizde önce kalamar, olmazsa zargana yakalayıp, canlı yem ile trança, sinarit, lahos, orfoz gibi balıklara uzun olta düzeneği ile sırtı çekmek var. Ancak yaklaşık 2 saat kadar uğraşmamıza rağmen ne kalamar ne de zarganadan eser yok. Saatin ilerlemesi üzerine inchiku ile jig yapmaya karar verdik. Saat 12.00'a kadar yaptığımız denemeler sonucunda hiç bir vuruş alamayınca, Hayri; ağabey sen dinlen ben yemli takımla mercana bakayım, hiç olmazsa akşama eve yemeklik balık götürelim dedi. Denizin sakin havanında hiç esmemesi nedeniyle demir atmadık ve tekneyi 80 metrelerden itibaren kıyıya doğru akışa bıraktık. Yemli kateti takımına mercanlar gelmeye başladı. Bu arada Hayri mercanların yanı sıra bonus olarak bir adet de 30 cm boyunda kalamar yakaladı. Bilahare Hayri; ağabey şu kalamarı değerlendirelim, gel akşam suyunda canlı kalamar ile büyük balığa bir iki saat dolaşalım dedi. Ben de tamam olur diye cevap verdim.
Saat 15.30 cıvarında Kuşadası açıklarındaki meramıza geldik. Yolda gelirken büyük balık avında kullandığım kamış ve çıkrık oltayı hazırladım. İp olan ana beden sonra gelen 0.80 mm monoflement beden misinasının ucuna da 5/0 gezer ve 7/0 numara tutucu iğneden oluşan uzun olta iğne düzeneğini bağladım. Livarda fişek gibi gezen kalamarı yakalayıp iğnelere usulünce taktıktan sonra 75 metrelerde takımı 300 gr kurşunla dibe indirerek, tekneyi akışa bıraktık. Hava sakin ve rüzgar esmediği için takım istediğimiz gibi gelmiyordu. Çok kısa bir zaman sonra sanki gizli bir güç bu çocuklar bu gün balıksız dönmesin dercesine birden bire dalgaların artmasına ve havayı istediğimiz ve ava uygun bir şekilde estirmeye başladı. Yaklaşık 30 dakika bu şekilde akış yaptık. Dalgaların boyu büyüyüp, hava da sertleşince Hayri'ye toparlanalım gidelim, dönüşte zorlanacağız en az bir saatlik yolumuz var dedim. O da ağabey bir beş dakika daha sabret balığa bak, ben de benzin durumunu ve etrafı bir kontrol edeyim diye cevap verdi. Tam lafını bitirmişti ki balık oltaya bindi ve mücadelemiz başladı. Kullandığım takım ve ekipman çok kuvvetli olmasına rağmen ciddi bir şekilde direnen ve zaman zaman mecburen kalamadan misina açarak yol alan balık beni bir hayli zorluyordu. Yaklaşık 15 dakikalık bir mücadeleden sonra hava kesesi şişen balık tekneden biraz ileride su üstü yaptı. Gelen çok güzel trofe nitelikte grida diye de bilinen bir ak lahos idi. Balığı önce kepçe ile garantiye aldıktan sonra kakıç yardımıyla tekneye çıkardık. Hayri ile bendeki sevinç ve mutluluk görülmeye değerdi. Birbirimizi kutladıktan sonra dönüş yolculuğuna başladık.
Hava iyice artmış, dalgalar büyümüştü. Balığın ilk canlı ve tabii haliyle resmini çekmek istedik ancak dalgaların büyük olması nedeniyle sürekli sallanan teknede ben ancak Hayri'nin 2 kare balıkla resmini çekebildim. Diğer resimleri ancak 1 saat sonra limana yaklaşırken ve limanda çekme fırsatı bulduk. Dijital tartı aleti ile yaptığımız tartı neticesinde tutuğumuz ak lahos 12 kilo 700 gram geldi.
Değerli dostlarım bu balığı tutmak için sabah 06.30 akşam 18.30 arası tam 12 saat uğraş verdik ve mükafatını da bu şekilde aldık. Ben sadece canlı kalamara hayır diyemeyen ve oltama yakalanan bu ak lahos 'u yukarı çektim. Bu balığın avında, yem olarak kullandığımız kalamarı yakalayan, akşam suyunda bir kez daha şansımızı denemeyi teklif eden ve ben artık avı bırakıp dönelim dediğimde ısrarla biraz daha dolaşalım diyerek balığın yakalanmasına vesile olan Hayri Kardeşimin payı çok büyüktür. Bir kez daha teşekkür ederim Hayri Kardeşim. Ne mutlu bana ki senin gibi bir arkadaşa, kardeşe ve dosta sahibim.
Balık avına gönül vermiş bütün amatör balıkçıların, hayallerini süsleyen balıkları yakalamaları dileklerimle sevgi ve saygılar.
![[Resim: ff77.jpg]](http://img94.imageshack.us/img94/3518/ff77.jpg)
![[Resim: d3qv.jpg]](http://img853.imageshack.us/img853/4315/d3qv.jpg)
![[Resim: 5urs.jpg]](http://img266.imageshack.us/img266/9447/5urs.jpg)
![[Resim: pwy.JPG]](http://img40.imageshack.us/img40/2786/pwy.JPG)
![[Resim: nv05.jpg]](http://img543.imageshack.us/img543/2175/nv05.jpg)
![[Resim: ebn.JPG]](http://img40.imageshack.us/img40/453/ebn.JPG)
![[Resim: hftv.jpg]](http://img35.imageshack.us/img35/7204/hftv.jpg)
![[Resim: g7ph.jpg]](http://img542.imageshack.us/img542/8751/g7ph.jpg)
![[Resim: 9l5a.jpg]](http://img703.imageshack.us/img703/498/9l5a.jpg)
![[Resim: xt44.jpg]](http://img560.imageshack.us/img560/1028/xt44.jpg)
Her sene olduğu gibi bu mayıs ayının sonuna doğru Kuşadası'ndaki yazlığımıza ailem ile birlikte geldim. En büyük hobim balık avı olduğu için zamanla burada da benim gibi balık avına meraklı sevgili dostum Diş Hekimi Bülent Kenir, balıkçılığını takdir ettiğim Oğuz Özkan ve artık öz kardeşim kadar sevdiğim Müzik Öğretmeni Hayri Karaca gibi çok değerli arkadaş ve dostlar edindim. Sağ olsunlar bu değerli dostlarım fırsat buldukça beni teknelerine davet ettiler ,birlik de balığa çıktık ve avlandık. Ancak rapor yazarak paylaşmaya değer nitelikte balık yakalayamadığım için uzun süredir paylaşımda bulunamıyordum.
Yaz tatilinin büyük bir kısmını zorunlu olarak Ayvalık ve Manavgat 'da geçiren sevgili Hayri okullar açılmadan önce döndü ve birlikte balık peşinde koşturmaya başladık. Son olarak 28.09.2013 Cumartesi Günü Hayri'nin Sevgi Plajı'nda bağlı bulunan teknesi ile sabah saat 06.30 da denize çıktık. Hedefimizde önce kalamar, olmazsa zargana yakalayıp, canlı yem ile trança, sinarit, lahos, orfoz gibi balıklara uzun olta düzeneği ile sırtı çekmek var. Ancak yaklaşık 2 saat kadar uğraşmamıza rağmen ne kalamar ne de zarganadan eser yok. Saatin ilerlemesi üzerine inchiku ile jig yapmaya karar verdik. Saat 12.00'a kadar yaptığımız denemeler sonucunda hiç bir vuruş alamayınca, Hayri; ağabey sen dinlen ben yemli takımla mercana bakayım, hiç olmazsa akşama eve yemeklik balık götürelim dedi. Denizin sakin havanında hiç esmemesi nedeniyle demir atmadık ve tekneyi 80 metrelerden itibaren kıyıya doğru akışa bıraktık. Yemli kateti takımına mercanlar gelmeye başladı. Bu arada Hayri mercanların yanı sıra bonus olarak bir adet de 30 cm boyunda kalamar yakaladı. Bilahare Hayri; ağabey şu kalamarı değerlendirelim, gel akşam suyunda canlı kalamar ile büyük balığa bir iki saat dolaşalım dedi. Ben de tamam olur diye cevap verdim.
Saat 15.30 cıvarında Kuşadası açıklarındaki meramıza geldik. Yolda gelirken büyük balık avında kullandığım kamış ve çıkrık oltayı hazırladım. İp olan ana beden sonra gelen 0.80 mm monoflement beden misinasının ucuna da 5/0 gezer ve 7/0 numara tutucu iğneden oluşan uzun olta iğne düzeneğini bağladım. Livarda fişek gibi gezen kalamarı yakalayıp iğnelere usulünce taktıktan sonra 75 metrelerde takımı 300 gr kurşunla dibe indirerek, tekneyi akışa bıraktık. Hava sakin ve rüzgar esmediği için takım istediğimiz gibi gelmiyordu. Çok kısa bir zaman sonra sanki gizli bir güç bu çocuklar bu gün balıksız dönmesin dercesine birden bire dalgaların artmasına ve havayı istediğimiz ve ava uygun bir şekilde estirmeye başladı. Yaklaşık 30 dakika bu şekilde akış yaptık. Dalgaların boyu büyüyüp, hava da sertleşince Hayri'ye toparlanalım gidelim, dönüşte zorlanacağız en az bir saatlik yolumuz var dedim. O da ağabey bir beş dakika daha sabret balığa bak, ben de benzin durumunu ve etrafı bir kontrol edeyim diye cevap verdi. Tam lafını bitirmişti ki balık oltaya bindi ve mücadelemiz başladı. Kullandığım takım ve ekipman çok kuvvetli olmasına rağmen ciddi bir şekilde direnen ve zaman zaman mecburen kalamadan misina açarak yol alan balık beni bir hayli zorluyordu. Yaklaşık 15 dakikalık bir mücadeleden sonra hava kesesi şişen balık tekneden biraz ileride su üstü yaptı. Gelen çok güzel trofe nitelikte grida diye de bilinen bir ak lahos idi. Balığı önce kepçe ile garantiye aldıktan sonra kakıç yardımıyla tekneye çıkardık. Hayri ile bendeki sevinç ve mutluluk görülmeye değerdi. Birbirimizi kutladıktan sonra dönüş yolculuğuna başladık.
Hava iyice artmış, dalgalar büyümüştü. Balığın ilk canlı ve tabii haliyle resmini çekmek istedik ancak dalgaların büyük olması nedeniyle sürekli sallanan teknede ben ancak Hayri'nin 2 kare balıkla resmini çekebildim. Diğer resimleri ancak 1 saat sonra limana yaklaşırken ve limanda çekme fırsatı bulduk. Dijital tartı aleti ile yaptığımız tartı neticesinde tutuğumuz ak lahos 12 kilo 700 gram geldi.
Değerli dostlarım bu balığı tutmak için sabah 06.30 akşam 18.30 arası tam 12 saat uğraş verdik ve mükafatını da bu şekilde aldık. Ben sadece canlı kalamara hayır diyemeyen ve oltama yakalanan bu ak lahos 'u yukarı çektim. Bu balığın avında, yem olarak kullandığımız kalamarı yakalayan, akşam suyunda bir kez daha şansımızı denemeyi teklif eden ve ben artık avı bırakıp dönelim dediğimde ısrarla biraz daha dolaşalım diyerek balığın yakalanmasına vesile olan Hayri Kardeşimin payı çok büyüktür. Bir kez daha teşekkür ederim Hayri Kardeşim. Ne mutlu bana ki senin gibi bir arkadaşa, kardeşe ve dosta sahibim.
Balık avına gönül vermiş bütün amatör balıkçıların, hayallerini süsleyen balıkları yakalamaları dileklerimle sevgi ve saygılar.
kutlarım
