18-07-2010, 18:02
Değerli Arkadaşlar...
Bu sene yaptığım Alabalık avlarının birinde derede ilerlerken kökü ile beraber yıkılmış bir ağaç gördüm..O ağaç orada olmasına rağmen, kökünün büyüklüğünü göz önüne alarak, eski yerinin neresi olduğunu bulmak istedim.Çevrede hiç o kadar büyük bir ağaçtan kalan bir çukurluk yoktu..Ağaç sizin de resimlerde gördüğünüz gibi eski ve uzun zamandır orada olan bir ağaç görüntüsü taşımıyordu..Daha yukarılara tırmandım..Çevreye baktım..O ağacın oraya nasıl geldiğine dair en ufak bir ipucu bulamadım.
Tekrar ağacın kök tarafından yanına kadar geldim..Kökün arkasına saklanıp, çevreyi gözetlemeye başladım..Birden oldukça uzak ve bana göre ters bir yerde ,bir Alabalık olduğunu anlayabileceğim türde bir sinyal aldım..Balık 0.12 misinanın çekeceğinden büyük olabilir diye, hemen makarayı değiştirip 0.18 lik misina olan makarayı taktım.Oltanın ucundaki mepps ile orada balık tutulmayacağını bildiğim için hemen çıkarıp doğru olan mepps' misinama bağladım..
Tabii ki bu sırada, balığın görüş alanında, kesinlikle hareket etmeden ve neredeyse nefes dahi almadan gözlemlemeye devam ettim..
Kök resmindeki kökün ,en üst topraklı ucunun, hemen sol yanında olan ve karanlıkta kalan küçük bir alana doğru atışı tek seferde yapabilmem için , kendime gerekli her türlü telkini yaptım.
İleride üstü kapalı olan bu hedefe ,alçaktan ve hızlı olarak yaptığım atışa suya düşene kadar müdahale etmesem ,olta suya hızlı vuracak ve balık kaçacaktı.Onun için oltanın suya düşmesine tahmini bir metre kala, misinası boşalan kamışı o durumda hafif geri çekerek oltanın süratini düşürdüm ve tam istediğim noktaya çok yavaş bir şekilde kondurdum.
Önceden çok fazla deneme ve antreman yapmanın faydasını her zaman olduğu gibi burada da görmüştüm.
Harika bir Alabalığın asla reddedemeyeceği bu görüntüye,misafirimiz de dayanamayarak saldırdı..Esnek kamış ,balığın asılması ile beraber o doyumsuz hazzın alınma anını, sanki uzatmak ister gibi bir balığa uyuyor bir direniyordu..Ben ise makinaya yapışmış balığı çıkaracak yeri planlıyordum..
Hiç duraklamadan balığı sudan çıkardım ...Çok seri çırpınışların arasında benekleri dikkatimi çekmişti..Kırmızı benekleri olmasına rağmen siyahlar da vardı ve oldukça büyüktü..
Ben bu balığı doğru olmamasına rağmen , ilk bakışta Abanticuslara benzettim..O bölgeye ve o ağacın olduğu yere bir çok kere gittiğim ve çok balık yakaladığım halde bu balığın benzerinden bir daha yakalayamadım.
Nadir olduğu için ve eski rekorumdan büyük balık yakalayamadığım için benim açımdan bu yılın trofesi sayılabilir..
Sevgiler..
Bu sene yaptığım Alabalık avlarının birinde derede ilerlerken kökü ile beraber yıkılmış bir ağaç gördüm..O ağaç orada olmasına rağmen, kökünün büyüklüğünü göz önüne alarak, eski yerinin neresi olduğunu bulmak istedim.Çevrede hiç o kadar büyük bir ağaçtan kalan bir çukurluk yoktu..Ağaç sizin de resimlerde gördüğünüz gibi eski ve uzun zamandır orada olan bir ağaç görüntüsü taşımıyordu..Daha yukarılara tırmandım..Çevreye baktım..O ağacın oraya nasıl geldiğine dair en ufak bir ipucu bulamadım.
Tekrar ağacın kök tarafından yanına kadar geldim..Kökün arkasına saklanıp, çevreyi gözetlemeye başladım..Birden oldukça uzak ve bana göre ters bir yerde ,bir Alabalık olduğunu anlayabileceğim türde bir sinyal aldım..Balık 0.12 misinanın çekeceğinden büyük olabilir diye, hemen makarayı değiştirip 0.18 lik misina olan makarayı taktım.Oltanın ucundaki mepps ile orada balık tutulmayacağını bildiğim için hemen çıkarıp doğru olan mepps' misinama bağladım..
Tabii ki bu sırada, balığın görüş alanında, kesinlikle hareket etmeden ve neredeyse nefes dahi almadan gözlemlemeye devam ettim..
Kök resmindeki kökün ,en üst topraklı ucunun, hemen sol yanında olan ve karanlıkta kalan küçük bir alana doğru atışı tek seferde yapabilmem için , kendime gerekli her türlü telkini yaptım.
İleride üstü kapalı olan bu hedefe ,alçaktan ve hızlı olarak yaptığım atışa suya düşene kadar müdahale etmesem ,olta suya hızlı vuracak ve balık kaçacaktı.Onun için oltanın suya düşmesine tahmini bir metre kala, misinası boşalan kamışı o durumda hafif geri çekerek oltanın süratini düşürdüm ve tam istediğim noktaya çok yavaş bir şekilde kondurdum.
Önceden çok fazla deneme ve antreman yapmanın faydasını her zaman olduğu gibi burada da görmüştüm.
Harika bir Alabalığın asla reddedemeyeceği bu görüntüye,misafirimiz de dayanamayarak saldırdı..Esnek kamış ,balığın asılması ile beraber o doyumsuz hazzın alınma anını, sanki uzatmak ister gibi bir balığa uyuyor bir direniyordu..Ben ise makinaya yapışmış balığı çıkaracak yeri planlıyordum..
Hiç duraklamadan balığı sudan çıkardım ...Çok seri çırpınışların arasında benekleri dikkatimi çekmişti..Kırmızı benekleri olmasına rağmen siyahlar da vardı ve oldukça büyüktü..
Ben bu balığı doğru olmamasına rağmen , ilk bakışta Abanticuslara benzettim..O bölgeye ve o ağacın olduğu yere bir çok kere gittiğim ve çok balık yakaladığım halde bu balığın benzerinden bir daha yakalayamadım.
Nadir olduğu için ve eski rekorumdan büyük balık yakalayamadığım için benim açımdan bu yılın trofesi sayılabilir..
Sevgiler..
Senin kırmızıları da ben rüyamda göremem..